YUNANİSTAN TÜRKLERİ KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ
Papaza Kızıp Oruç Bozmak...  Papaza Kızıp Oruç Bozmak... Avrupa, ey Avrupa sen ne büyüksün. Doğu’da toprağın üstünde yaşayanlara cefa çektiren, altında bulunanlarla sefa sürmeye çalışan Avrupa, sen ne büyüksün... Ne lazım bize Suriye’den gelen o garibanlar, sanki Avrupa’ya uyum sağlayacaklar, zaten gelmeden sınıfta kaldılar. Bırak Türkiye’de kalsınlar. Hem bak Türkiye’nin haline, enayi gibi bakıyor onlara. Sorarsan yardım ediyor ama, aslında onlar yaşadıkları yerlere zarar veriyor. Suriye Pakistan veya Doğu Türkistan farketmez, biz Avrupa’lıyız, onlar gibi 3.cü kategori insanlar değiliz. Hem neden kendi vatanlarını terk ediyorlar ki, otursunlar oturdukları yerde. Orada binler ölüyormuş bize ne, zaten kendi kendilerine savaşmıyor mu bunlar, hepsi müslüman değil mi? Hem nasıl müslüman onlar ya, birbirlerine kıyıyorlar. O da yetmedi, hırslarını şimdi de Avrupa’dan çıkarmaya çalışıyorlar. Bu ne ya, dünyanın başına bela mı kesildi bunlar? Işidmiş, şedidmiş bize ne kardeşim, rahat bıraksınlar bizi, ne güzel yaşıyoruz burada. Hem zaten bu dönemde kendimizi bile zor bakıyoruz. Başkalarını nasıl düşünelim? Hem baksanıza, bir sürü masum insanı öldürdüler Avrupa’nın göbeğinde. O insancıklar her şeyden habersiz tiyatro izlemeye gitmişlerdi........ diye uzayan cümleler. Avrupalı olduklarını ispatlamak istercesine profil resmi olarak kullanılan Fransa bayrakları. Bu sözleri söyleyen zavallı,ruhu küflü yobazlar, kendi devletine ve milletine yardımı dokunmayan, okkayla namusunu satanlar, yalancı bir gelecek uğruna, kendi değerlerinin haini olanlar. İşte bunlar papazı görüp de oruç bozanlar. İşte bunlar, bir papaz uğruna vatanını satanlar, işte bunlar, papaz olarak gördüklerinden kurtulmak için kendilerini satanlar. Hani derler ya, ne papazı gör ne de salavat getir, ha işte böyle bir şey bu insanlar. Her bindiği arabanın düdüğünü öttürürsen, bir gün senin düdüğünü de öyle bir öttürürler ki, doğduğuna pişman olursun. Allah’tan korkmayan kuldan utanmaz derler, doğrudur ama, böyle kişilere kulun da bir cevabı olması gerek. Toplu olarak dışlamak, kaale almamak, ona 3.cü kategori insanmış gibi davranmak. Toplu mekanlarda yanında durmamak, konuşmamak, davet etmemek, birlikte yolculuk etememek gibi daha sayamadığımız bir çok basit şeylerden, onu mahrum bırakmak, hepimizin hedefi olmak zorundadır artık. Birlik olunmaksa amaç, bu birliği zaten yok etmeye çalışan ve olmamasından yana tavır takınan, bu ve buna benzer insanları uzağımızda tutmak, gelecekte yararımıza olacaktır. Bugün papaza kızıp orucunu bozanlar veya Sırbistan’da olduğu gibi müslüman olanlar, yarın hocaya imama kızıp Budist olabilirler. Yani bunların ne müslümanlıklarından, ne de budistliklerinden bir hayır gelmez. Aklı fikri para olanın, zikri de zaten şeytanlıktır. Teröre en çok destek verenler, besledikleri kargaların kendi gözlerini oyduklarının hala farkına varamadılar. Kargayla yatan sabah kendini çöplükte, onu beslemeye çalışanlar ise kendi çöplerini kapısının önünde bulacak tabii ki. Bu ilahi takdir meselesi. Bunu, senin benim gibilerin anlayacağı bir şey olmadığını sadece başımıza geldikten sonra anlamamız, inancımızın o zaman yerine geldiğinin bir ispatıdır aslında. Aynen bir dinsizin korktuğunda Allahım kurtar demesi gibi, aynen acıkan bir tembelin annesini hatırlaması gibi, aynen ikiyüzlü olduğunu ölmeden kabul etmeyen bazı Avrupalılar gibi. Farkındayım, bu haftaki yazım biraz sert üslupla yazıldı. Bunlara layık olduğuna inanmayanlar zaten meclisimizin içindeler. Dışında kalanlar düşünsün. Bizim sözlerimiz zaten meclisten dışarı. Ateş olsak kendimizi yakarız inancı bizde her zaman vuku bulan bir gerçek. Sadece dikkat edin, yanarken sağa sola çarpmadan koşmamız imkansızdır. Onun için saçılan kıvılcımlara dikkat etmek gerekir. Bu haftalık bu kadar değerli dostlarım. Önümüzdeki haftaya, inşallah daha umutlu, daha inançlı girersek belki düşüncelerimize de biraz daha ayar veririz... Ve ne olursa olsun sakın unutmayın, kötüler kendilerine tahammül edildikçe daha çok azarlar... Hoşça kalın, Dostça kalın... Necat Ahmet-Milletgazetesi Kaynak:http://www.milletgazetesi.gr/view.php?id=4076 |
|
1639 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |