Dünyayı yönettiğini zannedenler, hiç de istemedikleri halde oluşturdukları suni gündemlerle topu kapımızın önüne kadar getirdiler. Ne umdular, ne buldular farkındalar mı acaba diye soracağım; yukarıda bir plan yapıcı daha vardı ve onların hesabında olmayanlar oldu.

 

Pek çoğumuz olanları algılamakta zorlanıyoruz.

 

Geleceği inşa etmek isteyenler, tahrip ettikleri fikirler ya da ektikleri saçmalıklar ile bir yere gidemeyeceklerini gördüler ve tek alternatiflerinin İslam olduğunu da anladılar. Şimdi manevra yapan, yapana.Batı modernitesinin iflas ettiği, post modernitesinin de derde derman vermediği bu asr-ı zamanda ; insanlığa umut vaat eden tek din yada idol olarak İslam kalmıştır. Temsilcide Türklerdir. İnsan yazması bütün izm'lerin iflasını gördük.

 

Günümüz Müslümanları global bir güç olabilme imkanlarından yoksundur.

 

İslam'ın dünyayı değiştirecek potansiyeli vardır.

 

Müslümanlar olarak da bu konuda ortak akıl, çalışma ve gayret ile İslam'ı insanlığın umudu haline getirecek dünyaya entegre edilecek küresel karakteristikte toparlayıcı, birleştirici, ayrışmayı engelleyici, yaşatan, yeşerten, hayat ve refah sunan, adaleti hakim kılan, ötekileştirmeyip saflaştıran, sistematik düşünce haline ancak biz Maturidiler yani Anadolu Türk Müslümanları getirebiliriz. Bizler bu düşünce ekolünü, okulunu üretmeliyiz. Horasan, İstanbul hattı önemli bir iskelettir, kırdırtmamalıyız.?

 

Düşünce pınarlarımızı körelttiler, gözlerimizi kapadılar, kulaklarımızı tıkadılar. Gözlerimizin gerçekleri göremeyeceği, aklımızın doğruya erişemeyeceği obskürantizm eğitiminden geçirdiler, başarılı olanlara cübbeler, rütbeler verdiler kepler giydirdiler. Aferin deyip uyanacağı güne kadar kullanmak üzere kadrolara da yerleştirdiler, işte vahşi Batı ve Oryantalizmi bize böyle kullandı, programladı.

 

Cumhuriyetin arif yetiştirmeyen maarif sistemi bize bu konuları sorgulamamayı gayet güzel öğretmiştir.

 

Sorgularsanız profesörlüğünüz gidiverir, Bakan dahi olsanız.

 

Yapma denildiği halde Milgem'i yapar, depremde batmış deniz altı fabrikasını Tuzla'da tekrar kurarsanız Orgeneral dahi olsanız fark etmez, erbaş yapılı verirsiniz.

 

Yargıçta olabilirsiniz, savcıda; açılmaması gereken davayı açarsan Van savcısı gibi diplomanla baş başa kalıverirsin.

 

Diplomatlar zaten diplomalı Batıcılardandır, adı hariciye, haricinde kimseyi içine almamış, almazda.

 

Bayan Merkel, Türkiye seyahatini çok mu isteyerek yapmıştır, şartların ve tarihin topu getirdiği kavşak bizim kapının önü istersen gelme, mecburiyet var. Oyunda kalacaktıysa Almanya o topa girilmeliydi ve de Merkel hanım geldi.

 

Tarihin asansörlerinin indirdiği ve çıkardığı medeniyetleri gözlerimiz önünde, ibretle okuyoruz.

 

Büyük bir yol kazası olmazsa, Büyük Asya Jeopolitiği bizi çıkan, yükselen elevatörde olmaya mecbur ediyor. Bunu tüm dünya görüyor da bizim kara gözlüklüler niye görmemek de direniyor, anlamak mümkün değil.

 

Bu konu iç politika yapılmayacak kadar önemli bir yüzyıl fırsatı meselesidir. Bu AKP'nin iktidar, CHP'nin muhalefet dönemine rastlamış olabilir, tersi de olabilirdi. Önemli olan bu çağı ıskalamamak.

 

Üçüncü Bin yıl Türklerin asrı olacak. Bizli mi? Bizsiz mi? ...