• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/p/Yunt%C3%BCrk-Yunanistan-T%C3%BCrkleri-K%C3%BClt%C3%BCr-ve-Dayan%C4%B1%C5%9Fma-Derne%C4%9Fi-100081744846002/?_rdr
  • https://twitter.com/yun_turk
YUNTÜRK LOGO

Batı Trakya ile ilgili YÖK Tez ve Makaleler
TBMM'de Batı Trakya Oturumu
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.440034.5781
Euro35.959736.1038
Yunturk Twitter
Ziyaret İstatistiği
Aktif Ziyaretçi92
Bugün Toplam898
Toplam Ziyaret5396498
                        
YUNANİSTAN TÜRKLERİ KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ 
Ömer ÖZKAYA
Yeni Koçbaşı
14/09/2015
Yeni Koçbaşı
 
Eylül 7, 2015
 
Bir müritle Mevlâna, yürürlermiş yan yana. Kenarda birkaç köpek, sırt sırta dayamış, sarmaş dolaş yatarmış. Mürit demiş: "Bakın sultanım. Ben şunlara hayranım. Ne güzel bir kardeşlik, insanlara ibretlik!" 
 
Mevlâna gülümsemiş, şöyle demiş: "Aralarına kemik at da gör, kardeşlik nasıldır belli olur! Bu muhabbet son bulur." 
 
Şark Meselesi, İngiltere liderliğindeki Batı'nın, önce Hıristiyanlığı yayma çalışmalarının, sanayi devriminden sonra da emperyalist emellerinin önünde bir engel olarak gördüğü Türk milletine karşı verdiği savaşın genel adıdır. İngiltere, Şark Meselesi'nin hallinde, Asya, Kafkasya ve Orta Doğu'ya yeni bir şekil vermede, Rusya ile ittifak yaptı, kendisine ait büyük donanma gücünün yanına, muhteşem bir kara gücüne sahip Rusya'yı aldı. Paylaşılmış dünyada kendisini kuşatılmış bir halde bulan Almanya için Osmanlı ile ittifak kurmak, stratejik bir zorunluluk haline geldi. Şark Meselesi'nde beraber hareket eden Batı'da böylece bir çatlak baş gösterdi. 
 
Ayrıca, kısa bir süre önce yaşanmış Rus-Japon Savaşı da, "yenilmez" kabul edilen bir Avrupa gücünün, bir Asya gücü tarafından utanç verici bir şekilde yenilgiye uğratıldığı savaştı. Bu savaşın dünya tarihinde derin etkileri oldu. Bu yenilgi Rusya'da bir daha hiç bir zaman durdurulamayacak milliyetçilik dalgalarının uyanışına sebep oldu, Rus boyunduruğu altındaki milletleri ve bunların diğer coğrafyalardaki uzantı ve akrabalarını, bağımsız olabilecekleri hususunda umutlandırdı ve cesaretlendirdi. Rus hakimiyeti altındaki Kazaklar, bu yenilgiyi, "müstakbel zaferin ilk adımı" olarak yorumluyordu. Kazan Tatarları da, Japon İmparatoru Mikado'nun Müslümanlığı kabul ettiğine inanmaya başlamışlardı. İslam dünyası, Japonları göklere çıkarıyor ve onları adetâ dindaşlarıymış gibi kucaklıyordu. Japon zaferine övgüler yağdırılıyor ve "Japon modeli"nin örnek alınmasından söz ediliyordu. Japonya, Rusya mağduru milletlerin, dikkatini çekti, sempatisini kazandı, "umut" oldu. 
 
Karşılıklı eklemlenme 
 
Müslüman-Türk dünyası ve ezilen milletler, İngiliz-Fransız-Rus emperyalizmine karşı Japon ve Almanları, Japon ve Almanlar da bu Üçlü'ye karşı Müslüman-Türk dünyasını "bir kurtarıcı-destek" olarak görmeye başladı. Ve sonuç kısa zamanda kendini gösterdi: Avrupa'nın ortasındaki Macarlardan Çin'e kadar anti-emperyalist bir uyanış hareketi başladı. Doğal olarak bu gelişme, Batı açısından büyük bir tehlikeye işaret ediyordu. Yüzlerce yıldır mücadele ettiği, etkisizleştirmek için her yola başvurduğu bir problem yeniden büyüyor, "Turan" uyanıyordu. Araştırmacı-Yazar Orhan Sakin'e göre, "Bu durum üzerine Batı'nın derin mihrakları hareke geçti, işler önemine göre sıraya kondu. Öncelikli konu olan Türk ve Şark Meselesi 1. Dünya Savaşı'yla halledildi, Avrupa'daki sorunların çözümü ise bir müddet daha, 2. Dünya Savaşı'na kadar ertelendi." 
 
2. Dünya Savaşı'yla da, Hıristiyan kardeşlerini bırakıp Japon ve Türk'le beraber olan Almanya, ABD ve Rusya arasında bölüşüldü, Japonya ise, çok acımasızca, atom bombasıyla yakılarak teslim alındı, böylece yarım kalan hesap tamamlandı ve nihayetinde, Türk-Alman-Japon üçlüsü, İngiliz-Amerikan-Rus üçlüsü tarafından dünya siyaset sahnesinden tasfiye edildi. 
 
1990'ların başında, İki Almanya'nın birleşmesi sırasında, ünlü Alman düşünür Wolgang Kohlhase şöyle bir uyarıda bulunmuştu: "Alman birliği, bugün uyuyan bir köpek, yarın havlayan bir köpek, ondan sonra da ısıran bir köpek olacaktır." (Euro-quake, Daniel Burstein, 1991, Simmon & Shuster) 
 
Bazı güç merkezleri, 60 yıldır kontrol altında tutulan Almanya'nın yeniden küresel oyunlar oynama arzusunu, şimdi kendi menfaatleri istikametinde kullanmak istiyor. Son gelen bir habere göre 2015 yılında, Almanya ile İsrail silahlı kuvvetleri arasında tam 72 alanda işbirliğine imza atıldı, Alman özel birliklerini, İsrail eğitecek. Açık-Gizli başka gelişmeler de gösteriyor ki; önümüzdeki dönemin yeni koçbaşı Almanya olacak.
 
Ömer Özkaya / Güneş Gazetesi


887 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Oyunu anlayamamak - 08/03/2016
Oyunu anlayamamak
Dünyanın bir ahlak hareketine ihtiyacı var - 01/03/2016
Dünyanın bir ahlak hareketine ihtiyacı var
12 Mart Muhtırası - 07/02/2016
12 Mart Muhtırası
Parçalanmışlık - 02/02/2016
Parçalanmışlık
ABD’ye Devredilişimiz - 26/01/2016
ABD’ye Devredilişimiz
Yönlendirme - 21/01/2016
Yönlendirme
Tilki Uygarlığı - 17/01/2016
Tilki Uygarlığı
Öngörmek - 13/01/2016
Öngörmek
Olaylarla Esir Alınmak - 22/12/2015
Olaylarla Esir Alınmak
 Devamı