• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/p/Yunt%C3%BCrk-Yunanistan-T%C3%BCrkleri-K%C3%BClt%C3%BCr-ve-Dayan%C4%B1%C5%9Fma-Derne%C4%9Fi-100081744846002/?_rdr
  • https://twitter.com/yun_turk
YUNTÜRK LOGO

Batı Trakya ile ilgili YÖK Tez ve Makaleler
TBMM'de Batı Trakya Oturumu
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.440034.5781
Euro35.959736.1038
Yunturk Twitter
Ziyaret İstatistiği
Aktif Ziyaretçi10
Bugün Toplam287
Toplam Ziyaret5395887
                        
YUNANİSTAN TÜRKLERİ KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ 
Erhan İMAMOĞLU
imamogluerhan@yahoo.com
Gidene bye bye, gelene hay hay
21/11/2014

Gidene bye bye, gelene hay hay

 


Geçtiğimiz hafta gündem yine doluydu!

 

 

Neler olmuyor ki bu ufacık yerde. Gün geçmiyor bir olay patlak vermesin, bir dedikodu yaşanmasın. Öyle şeyler yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor ki doğru ile yanlışı dahi ayırt edemez hale geldik.
 
Ülke genelindeki ekonomik krizden dolayı elektrikleri kesilen insanlarımızı mı, işsizlikten Batı Trakyayı terk eden gençlerimizi mi, alın terini alamayan çiftçimizi mi yoksa her şeyi bir kenara bırakarak geleceğe umutsuzca bakan insanlarımızımı kaleme alalılm.

 

 

Bırakalım tüm bunları bir kenarada gelin hafta içinde anavatanımızın Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına bir göz atalım. Dünyanın her yerinde kutlandığı gibi 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Atina ve Selanık'tede kutlandı. Hele Balkan ülkelerinde yapılan kutlamalar bir şölen havasında geçti.
 
Bizim Gümülcine'dede Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu 31 Ekim, Cuma akşamı bir otelin salonunda yapıldı. Bu resepsiyonu bir o kadar da önemli kılan başka bir unsurda yaklaşık 2,5 yıldır TC Gümülcine Başkonsolosluğu görevini yürüten Osman İlhan Şener'in son görev gününe gelmesi. Yani Başkonsolos Osman İlhan Şener bu Cumhuriyet Bayramı resepsiyonuyla aynı zamanda Batı Trakya Türklerine veda ediyordu.

 

Gümülcine'nin seçkin otellerinden birinin salonunda saat 20:00'da başlayan Cumhuriyet Bayramı resepsiyonuna Batı Trakyanın her köşesinden yaşlısı genci, kadını erkeği iştirak ederken gözler azınlığın 3 tane güzide milletvekilini arıyordu. Öyle ya Batı Trakya Türk azınlığının arkasında duran kol kanat geren anavatanın Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında Batı Trakya Türk milletvekillerinin olmamasını kimse akıllarından dahi geçirmiyordu. Korkulan ve azınlığımıza yakışmayan olmuştuda. Milletvekilleri resepsiyona katılmamış hepside sonraki gün burada olmadıklarını , özel işleri olduklarını mazaret olarak göstermişlerdi. Bu arada ilginç olan diğer ayrı bir noktada bir yerel idarecinin, Başkonsolos Osman İlhan Şener'in veda ziyaretleri çerçevesinde belediyeyi ziyaret etmesine rağmen kendisini ziyaret etmemesini boykot ederek anavatanın Cumhuriyet Bayramı resepsiyonuna katılmamayı kendince uygun görerek protesto etmişti.

 

Gelelim resepsiyonda yaşananlara.Güzel yanını baştan söyleyeyim ki vicdanım rahat olsun. Köylerimizden yüreklerinin temizliğinden şüphem olmayan insanlarımızın salona kattığı güzellik bir başkaydı. Zaten bu insanlarımız ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı sayın Tayyip Erdoğan'ın mesajı olmasaydı salonun bir fotoğraf stüdyosundan farkıda olmayacaktı.Günün anlam ve öneminden uzak bu fotoğraf çıkma ve sosyal medyada paylaşma hastalığınında toplumumuzun kanayan bir yarası olduğuna işte o zaman inandım.
 
Batı Trakya Türk azınlığının bir sorununu tartışmak için biraraya gelemeyen kurum ve kuruluşlarımızın yetkilileri, toplum içinde birlik ve beraberliği sağlayamayan önde gelenlerin hepsi yapmacık tavırlarla birbirlerine yağ çekerek etrafa sahte gülücükler saçarlarken ellerindeki tabaklara açlıklarını bastırmak için masaların üzerinde ne bulurlarsa yığıyorlardı. Ortaya çıkan bu tabloyu anlamakda o kadar kolaydı. Bir yerde anavatana olan minnet borçlarını ve sevgilerini göstermek için köylerden gelen güzel insanlarımızın oluşturduğu mütevazi tablo diğer tarafta kendilerini kaf dağında gören artık benimde ne ad takacağımi bilmediğim bir zümre. Ki bu zümre salonda bulunan mütevazi insanların sırtına basarak o yerlere ve makamlara gelenlerden oluşuyor!

 

 

Burada dikkatimi çeken bir noktada toplum açısından ne kadar vahim bir durumda olduğumuzdu.Ellerinde yemekler ve içecekler salonun her noktasında gruplar halinde toplananlar yine bunlardı. Salonda büyük bir birlik ve beraberlik havasının estiğini zannetiğiniz tablonun arka perdesinin arkasında aslında kişisel çıkar gruplarının, dedikodunun ve ayrımcılığın yattığını anlamamak zor değildi. Bazıları veda eden başkonsolosun dedikodusuna başlarken bazılarıda yeni gelecek olan başkonsolosun nasıl en yakın yalakası olacağının yolunu arıyordu.
 
Diyeceksiniz ki bunları biliyoruz, yıllardırda bu tabloyla yaşıyoruz. Sizlerde haklısınız.Bilmem sizleri ama koyuyor bazı olaylar adama. Daha bir kaç gün önce azınlık çıkarları için aynı kurum çatısı altındakilerinin biraraya gelemediğini gördüğümde, bu salonda karşılaşmaması gerekenlerin kucak kucağa nasıl sarıldığını nasıl hasret giderdiklerini görünce Allah bizleri Batı Trakya Türk toplumu olarak bunların şerrinden korusun demekten kendimi alamıyorum.

 

Batı Trakya Türk azınlığı olarak mücadeleci, mütevazi ve akıllı kişilerin en büyük talihsizliği herhalde bu gibi kendini dev aynasında görerek kendi toplumunu sömürenlerin abuk sabukluklarıyla başa çıkmak zorunda olmalarıdır...

Sanki cehennem boş, çünkü tüm şeytanlar burada... Toplumun başında olduklarını öne süren bu zümreyle bir kez daha ne kadar ayrı dünyaların insanlarıymışız onun farkına vardım.!

Bakma gidenin ardından döneceği yoktur misali 2,5 yıldır Batı Trakyada görev yapan ve Cumuriyet tarihişnde Türk hariciyesinin en genç yaşta başkonsolosu olma şerefine nail olan Osman İlhan Şener'e giderken bye bye diyen bu zümre daha şimdiden 10 gün sonra burada başkonsolos olarak yeni görevine başlayacak olan Ali Rıza Akıncı'ya hay hay demeye hazırlanıyor.

 

Yıllardır baştakileri tarafından uyutulan toplumun bir basın mensubu olarak gerçekleri kaleme alıp gelecek kuşaklara aktarmak belki bazılarını rahatsız ediyor.Sadece kendi adıma değil. Batı Trakya Türk toplumu içinde onuruyla, ekmeğini her türlü zor şartlara rağmen alın teriyle kazanan başı dik ve mücadeleci güzel insanlarımız için yazımı bu güzel sözle noktalıyorum:
 
"Olmadığın biri olarak sevilmektense, olduğun biri olarak nefret edilmek daha güzeldir...'

 

 

Saygılarımla
 
02.11.2014

 

 



924 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

- 30/08/2015
"GEÇMİŞİN MUHASEBESİNİ YAPARAK SANDIK BAŞINA GİDELİM"
“Sütten ağzı yanan, ayranı üfleyerek içer” - 14/08/2015
“Sütten ağzı yanan, ayranı üfleyerek içer”
“Sen Batı Trakya’yı bilmezsin, burada siyaset böyle yapılır! - 25/05/2015
“Sen Batı Trakya’yı bilmezsin, burada siyaset böyle yapılır!
’’O İYİ İNSANLAR O GÜZEL ATLARA BİNİP ÇEKİP GİTTİLER.DEMİRİN TUNCUNA, İNSANIN PİÇİNE KALDIK.’’ - 02/03/2015
’’O İYİ İNSANLAR O GÜZEL ATLARA BİNİP ÇEKİP GİTTİLER.DEMİRİN TUNCUNA, İNSANIN PİÇİNE KALDIK.’’
BİAT EDEN DEĞİL..KONUŞAN BİR TOPLUM OLMAK - 12/01/2015
Hani derler ya ağzı olan konuşuyor, bizim bazı meslektaşların durumu da buna benziyor.
Gerçekleri kabullenmekten neden kaçıyoruz? - 14/12/2014
Bu hafta köşe yazıma içim biraz buruk olmakla birlikte birazda neşeli başlıyorum.
HASRET GİDERDİK - 09/12/2014
Bu haftaki köşe yazıma garip ama gerçek bir olayla başlamak istiyorum. Aşağıdaki olay Türkiye'de yaşanmş gerçek bir hikaye.
SAHADA OYUNCU YERİNE NASIL SEYİRCİ OLDUK! - 01/12/2014
Bu haftaki köşe yazıma Batı Trakya Türk toplumu içinde yetki ve sorumluluk sahibi olanların yanlış ve tutarsız tavırlarını dile getirmek için anlatılan eski bir hikaye ile başlamak istiyorum.
İleriyi görebilmek - 24/11/2014
“Azınlık Eğitimi” için verilen mücadele zaman zaman topallar gibi olsa da, yoluna devam ediyor izlenimi var!