Türkiye ve ABD’ye “15 Temmuz” tuzağı
ABD-Türkiye İttifakı, dünyanın gidişatı bakımından önemlidir. Amerika, Türkiye’nin yalnızca kendisiyle müttefik olmasını, bunu sağlama aldıktan sonra da, bütün dikkatini Asya-Pasifik’e yoğunlaştırmak istiyor. Washington Asya-Pasifik’e yönelince, bu bölgenin lideri kim olacak, Türkiye mi, İsrail mi, İran mı, işte bugün bunun mücadelesi veriliyor.
Washington’un tercihi Türkiye’den yana ancak Amerikan Yahudileri, İsrail’den yana ve Washington Yönetimini, tercihte İsrail’den yana olmaya zorluyorlar. İran’la görüşmeye başlaması da, ABD’nin bu bölgede artık büyük bir askeri güç bulundurmamayı planladığını, tüm gücüyle Çin’e yüklenmek istediğini gösteriyor.
Yıllar önce Türkiye’ye yerleşmiş ve vatandaşlık almış bir Kazak muhalif, arkasına Türkiye’den bir grup işadamı, asker, istihbaratçı, bürokrat ve basının desteğini de alarak Kazakistan’da bir kalkışmada bulunsa, bundan dolayı Türkiye devlet olarak darbenin arkasındaki güç olmakla suçlanabilir mi? Türkiye içinden ya da dışından yabancı bir güç, mesela Almanya, böyle bir kalkışmanın gerçek sahibi pekâlâ olabilir, bu mümkündür.
Türkiye’deki 15 Temmuz Darbe Girişimi, Amerika ve Türkiye’ye kurulan bir tuzaktı. Washington, darbe girişimine bulaşmış Amerikalılar yüzünden darbenin mimarı olmakla suçlanıyor. Oysa Amerika’nın “devlet” olarak kalkışmayla irtibatı yok. Türkiye-Amerika ilişkilerinin bozulması, “15 Temmuz”un gerçek sahibi Küreselciler’in ekmeğine yağ sürer. 15 Temmuz’la iki ülke karşı karşıya getirildi, yapılmak istenen de zaten buydu.
Washington, İsrail’le yapamayacağının, Tel Aviv de, Washington, güçlü ve var olduğu sürece büyüme hayallerinin gerçekleşmeyeceğinin farkında. Washington ayrıca, İsrail’in kendisine karşı Çin’le ittifak halinde olduğunu, Tel Aviv’in kendisini zayıflatma peşinde olduğunu biliyor. Bugün Amerikan hapishanelerinde, ABD sırlarını İsrail ve Çin’e vermekten tutuklanmış bir hayli Amerikan Yahudisi asker, istihbaratçı, diplomat ve mühendis var. Ben-Ami Kadish, Jonathan Pollard ve David Nozette bunlardan bazıları.
Türkiye’nin; uçak düşürme hadisesiyle Rusya’yla, Mavi Marmara’yla İsrail’le, sözde soykırım kararıyla Almanya’yla ve 15 Temmuz’la da Amerika’yla ilişkilerini bozan, bu 5 devleti karşı karşıya getiren kim?
Dünyada devletlere dahi operasyon yapabilen, küresel güçler var. Bunlar, bazı devletleri neredeyse tamamen ele geçirmiş durumda. Yalnızca devletler içinde değil, BATO, BM ve UNESCO gibi teşkilatlarda da çok etkinler. ABD zaten bunlar tarafından ele geçirilmiş halde. Yeni hedefleri Çin. Önümüzdeki dönemde Almanya; Küreselciler’in hesabına, geçmişte İngiltere’nin oynadığı rolü oynayacak, rüyasının peşinde koşarken İngiltere gibi kullanılacak, Washington’la çatıştırılacak, yeni “koçbaşı” olarak kullanılacak. Küreselciler, Almanya’yı zaten ele geçirmiş haldeler. Önümüzdeki dönemde Türkiye’ye Almanya üzerinden saldıracaklar. Türkiye, Washington’la ilişkilerini düzeltmeli.
Ömer Özkaya