Ve buradan vekillerimize sesleniyorum: Kanımızı emen şu sivrisinekleri halleder halletmez, Allah rızası için, ekmeğimizi yiyip bitiren şu kara sineklere de bir el atın. Zira, kanımız ne kadar önemliyse, ekmeğimiz-malımız da o kadar önemli!“Sivrisinek” sorunu… Bu sene, yaz tatilimi Batı Trakya’da geçirdim… Ülkede ekonomik kriz falan var diyorlardı, Batı Trakya azınlığı hem azınlık olduğu için, hem de ekonomik krizden dolayı krizi iki kez yaşıyor/hissediyor falan deniliyordu… Gezdim, dolaştım, gördüm; hiç de öyle olmadığını gördüm. Hatta, milletvekilleri de bu tezimi doğruladı: Batı Trakya’da gerçekten o kadar çok sorun olsa, meclise, “sivrisinek sorunu” ile ilgili soru önergesi mi vereceklerdi?! Hasta ve yaşlı emekliliği alan insanlarımızla bol bol sohbet etme şansı buldum köylerimizde… (Zaten gençleri mumla arasan bulamazsın; çoğu yurtdışına tatile gitmiş!). Yaşlı teyzeler, amcalar, hükümete şükürler ediyorlar, vekillerimizden dualarını hiç esirgemiyorlar, “Daha ay çıkmadan maaşımız yatıyor, devlet tüm sorunlarımızla ilgileniyor, hastanelere-doktorlarımıza hiç sıkıntı çekmeden gidiyoruz, ilaçlarımızı bile devlet ödüyor” diye bir sürü övgü dolu sözler duydum insanımızdan, devlet ve azınlık milletvekilleri hakkında… Lakin büyük bir dertleri vardı: “Ne olacak bizim bu halimiz, nereden çıktı bu sivrisinekler birden bire; eskiden bir tane bile yoktu.. Seçtiğimiz vekiller de bu sorunu hiç gündeme almıyor, bu sorunun çözülmesi için bir el atmıyorlar” diye yakınıyorlardı… Sonra tütüncülerle bol bol sohbet ettim; zira, nereden baksan, her köyde insanların %50′sinden fazlası tütüncülükle uğraşıyor… “Eskiden 6-7 dönüm tütün ekerdik, hiç para etmezdi; boğaz tokluğuna tütün işliyorduk” diyorlar ve ekliyorlar: “Şükürler olsun şimdi 6 dönüm tütün ekiyoruz, aileyi rahatlıkla geçindiriyor, hatta kazandığımız paranın bir kısmını da biriktiriyoruz”. Ama onların da bir derdi vardı: Sivrisinekler! “Sabah tütün kıramıyoruz bu sivrisinekler yüzünden” diye ağlanıyor, toplanıp hükümeti ve yerel yetkilileri protesto etmek istediklerini söylüyorlardı… Hayvancılık ile uğraşan insanlarla da sohbet ettim. Örneğin Mehmet amca, “Eskiden 200 koyunum vardı, geçimimi zor sağlıyordum. Süt para etmiyordu, kuzular yediğini ancak çıkarıyordu, primlerimiz sürekli kesiliyordu; bir belirsizlik içindeydik… Şimdi öyle mi? Şimdi 150 koyunum var, sütünü satıyorum yetiyor. Sattığım kuzuların parasını da biriktiriyorum… Hatta, devlet prim vermese bile olur, o derece yani!” Ama Mehmet amcanın da bir derdi vardı: “Ama şu sivrisinekler yok mu, anamızı ağlatıyor!” Keza işçiler de aynı şekilde, “Eskiye bakarak şimdiki durumumuz daha iyi, gelirimiz hiç kesintiye uğramıyor; her şey tıkırında” diyorlar, tek bir bir konudan yakınıyorlardı: “Bir de şu sivrisinekler olmasa!” Tam Almanya’ya dönüp, bu yazıyı yazdım ve batiktrakya‘ya göndermeye hazırlanıyordum ki, baktım sitede bir haber: İskeçe milletvekili Hüseyin Zeybek ve Rodop milletvekili Ayhan Karayusuf’un da aralarında bulunduğu bir grup SyRizA milletvekili, bu konuyu meclise taşımışlar; konu hakkında Sağlık Bakanlığı’na bir soru önergesi vermişler… Bu soru önergesi, Batı Trakya’mızda büyük yankı uyandırdı; millet bir sevindi, bir sevindi, sormayın gitsin! Hatta, halk arasında soru önergesinin meclise sunulduğu tarihi “Sivrisineklerle Mücade Günü” olarak kutlama fikri dahi tartışılıyor… Eğer bu konuda kesin bir karara varılırsa, ileride çocuklarımıza/torunlarımıza önemini anlatacağımız bir gün daha kazanmış olacağız… *** Şaka bir yana, vekillerimiz Miami veya Dubai’den mi milletvekili seçildiklerini sanıyorlar, merak ediyorum! Bölgemiz insanının belinin yıllardır ayrımcılıkla kırıldığı yetmezmiş gibi, bu ekonomik krizle birlikte sorunların dozu artarken, onca sorunlu esgeçip gidip sivrisinek sorunuyla ilgilenmek -Allah aşkına!- akıl-mantık işi midir? Ve buradan vekillerimize sesleniyorum: Kanımızı emen şu sivrisinekleri halleder halletmez, Allah rızası için, ekmeğimizi yiyip bitiren şu kara sineklere de bir el atın. Zira, kanımız ne kadar önemliyse, ekmeğimiz-malımız da o kadar önemli! Ferdi Raim raim.ferdis@web.de http://www.batiktrakya.gr/?p=2287 |
1301 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |