Rodop ve Meriç illerinde görev yapan din görevliler, 19 Temmuz Cuma akşamı Gümülcine Seçilmiş Müftülüğü’nün organize ettiği iftar yemeğinde bir araya geldiler.Din görevlileri Gümülcine Seçilmiş müftülüğün düzenlediği iftarda bir araya geldiler Rodop ve Meriç illerinde görev yapan din görevliler, 19 Temmuz Cuma akşamı Gümülcine Seçilmiş Müftülüğü’nün organize ettiği iftar yemeğinde bir araya geldiler. Gümülcine’de Cris&Eve otelinde verilen iftar yemeğine din görevliler ile birlikte T.C. Gümülcine Başkonsolosu İlhan Şener, Muavin Konsolos Alper Atak, İskeçe Seçilmiş Müftü Ahmet Mete, DEB Partisi Genel Başkanı Mustafa Aliçavuş, Batı Trakya Camileri Din Görevlileri Derneği Başkanı Ahmet Arif, Batı Trakya İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği Mehmet Emin Ahmet, Batı Trakya MMMM Cemiyeti Başkanı Asın Çavuşoğlu,T.C. Ziraat Bankanı Müdürü Çağrı İzmirlioğlu ve Türkiye’den misafirler katıldı. İftara davetli milletvekilleri meclis çalışmaları dolayısı ile iftar yemeğine katılamadılar. Milletvekillerin mesajları Müftü Yardımcısı Fehim Ahmet tarafından okundu. İftar öncesinde Türkiye’den misafir katılan din görevlisi Aşr-ı Şerif okudu. Ardından oruçlar açıldı. Yemekler bitmeden din görevliler görev yaptıkları köylerde Teravih namazlarını kıldırabilmeleri için hemen protokol konuşmaları yapıldı. Gecede ev sahibi Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif, İskeçe Seçilmiş Müftüsü Ahmet Mete ve T.C. Gümülcine Başkonsolos İlhan Şener konuşma yaparak din görevlilerine birlik beraberlik mesajları verdiler. Ayrıca önümüzde günlerde azınlığın başını ağrıtacak gibi görünen 240 İmam Yasası ile ilgili din görevlilerini dayanışma içerisinde olmaları konusunda uyardılar, tavsiyelerde bulundular. Konuşmacılar yaptıkları konuşmalarda şunları belirttiler. Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif: “Bugün bu çatının altında Rodop ve Dedeağaç vilayetlerinde görev yapan din görevlileri ile bir araya geldik. Bir resim bin kelimeden daha üstün olduğunu zaman zaman duymuşuzdur. Yıllar önce din adamları formasyondan uzak, birbirini tanımayan, anlamakta güçlük çeken, darmadağınık bir haldeydiler. 7-8 yıldan beri Diyanet İşleri Başkanlığımızın bizlere sağladığı manevi imkânlar ve birçok yardımları ile din adamlarımızın kurmuş oldukları dernek sayesinde birbirimizi tanıdık, birbirimizle kucaklaştık, bilgi alışverişinde bulunduk, bilgilerimizi arttırdık, bir din adamı formasyonu almaya çalıştık ve bunu başardık. Sayın başkonsolosumuz her gittiğimiz köylerde Cuma namazlarından sonra halka konuşurken, “sizleri çok büyük sınavlar bekliyor önümüzdeki zamanda. Dimdik durmasını, ayakta durmasını öğrenin bunun için çalışın ve birbirine sahip çıkın. Ancak o zaman yıkılmazsınız” diyor. Bu kelime sık sık duyulan bir kelime oldu. Ama ben din görevli arkadaşlardan şunu istiyorum. Bu kelimenin üzerinde çok düşünün, bu kelimenin manası ve anlamı üzerinde yorumlar yapın. Bizim önümüzdeki gülerde dik durmaya gerekecek günler gelecek. Bu günlere hazır olmamız gerekiyor. Bugüne kadar elbirliği ile güç birliği ile gönül birliği ile dimdik ayakta durduk. Biz imanlı insanları olarak, toplumun manevi liderleri olarak daima bunu başarmalıyız. İnşallah bundan sonrada başaracağız. Köylerimizde mütevellilerimiz var. Eğer imkân olursa ve köy iftarlarından zaman bulabilirsek mütevellilerimize iftar vermeyi arzu ediyoruz. Onlarla atalarımızın bizlere miras bıraktığı vakıfların nasıl korunması gerektiğini onlarla konuşacağız” İskeçe Seçilmiş Müftüsü Ahmet Mete: “Ramazan ayı birlik beraberliğimize tek güç olmamıza vesile olsun inşallah. Biraz önce salondan fotoğraflar çektik. Ben kendi kişisel twitter hesabından bir mesaj attım ve şunu yazdım. “üstadım Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif’in imamlara verdiği iftar yemeğindeyiz ve 240 imamdan fazla imam var” dedim. Şimdi güncel konu budur. Fakat ben şunu söyleyeceğim. Rahmetli İskeçe Müftüsü Mehmet Emin Ağa söyle bir şey anlatıyordu; “ Bulgarlar Şahin köyünü istila ettikleri bir zamanda Bulgarların çanakçılığını yapan Şahinli bir kişi ölüyor. Yani Bulgarların adamıydı. Öldüğü zaman onu gömecek adam bulamıyorlar. Askerler kahveleri gezmişler cemaati toparlayıp getirmişler ancak bu sefer hoca bulamıyorlar. Gidiyorlar imamın birini zorla evinden çıkarıyorlar. İmam efendi musallada dururken, cemaate dönmüş ve demiş ki, ey cemaat biz bu adamın cenaze namazı kılmayacağız ama mecburiyetten buradayız. Şimdi dikkat edin ben bu adamı yüz ifadesiyle işaret ederek “kötü” bilirim siz nasıl bilirsiniz demiş. Cemaatte imamın yaptığı hareketi tekrarlamış ve biliriz demişler. İmam da gömün içeriye demiş''. Şimdi bize verilen ömür çizgisi, verilecek rızık belli her şey belli. İnsana ömür emanet verildiği zaman bakalım bizler bu emanetin çizgisini nasıl dolduracağız. Hepimiz öleceğiz. Ölümü hiç kimse ne ileri alabilir nede geciktirebilir. Fakat ömrünü onurlu bir şekilde geçirmek insanların hatırasında Allah rahmet eylesin tarihte evet bu doğru bir adamdı dedirtmek bizim elimizdedir. Arkamızdan kötü dedirtmek de yine bizim elimizde. Allah’a çok şükür biz doğru yoldayız Elhamdülillah. Bu sizin ve bizlerin cihadıdır. Birlik beraberliğinizi bozmayın, gücünüzü bozmayın” T.C. Gümülcine Başkonsolosu İlhan Şener: “Değerli soydaşlarım hepinizi saygıyla selamlıyorum. Bu birliktelik çok güzel bir görüntüdür. Her Cuma namazını farklı bir köyde kıldığımdan dolayı çoğunuzu tanıyorum. Bugün İskeçe’de kıldığımız Cuma namazı sonrası İskeçe Müftüsü Ahmet Mete’nin dedikodu yapanın, laf taşıyanın, gıybette bulunanın tuttuğu orucu kabul olmayacağı yönündeki hadis-i şerifleri aktardı. Benim sizlerden ricam köylerinize döndüğünüzde cemaatleri bu dedikodu ve laf taşıma hastalığı konusunda sık sık uyarın. Çünkü bu Batı Trakya Türk Azınlığı’nı içten içe kemiren bir hastalıktır. Bu konuda siz din görevlilere büyük görevler düşüyor.'' (Millet gazetesi) |
1560 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |