İbrahim BALTALI Makalesi..

Batı Trakya’daki Azınlık Okullarında Anaokulları Sorun Olmaya Başladı!

İbrahim BALTALI Makalesi..

Yunanistan’da okullar sorunlarla açıldı. Bazı okullarda ilk başlarda daha öğretmen grevleri gündeme gelirken, Azınlık okullarında da anaokuluna gitmeyen öğrencilerin okullara kaydedilmeme sorunu damgasını vurdu. Bu sorun ne yazık ki hala devam ediyor! Bütün bunlardan sonra bu kış okullarda ısınma sorunun da büyük sorun olacağı ve hatta bazı okullarda öğrencilerin 20 sene önceki gibi sabah okullara evlerinden odun getireceği yorumları da yapılmaktadır. Eğitimdeki örnek olaylar ise Türkiye’de yaşandı!

Her geçen gün sorunlar yumağının büyüdüğü Azınlık eğitimine bir yenisi de bu yıl eklendi. Okul öncesinde bir yıl anaokuluna gitmeyen öğrencilerin bu yıl kayıtları yapılmadı (Anaokulu olan bölgelerde). Sorun ne yazık ki hala çözülmedi. Veliler bu konuda çok tedirgin. Çocuklarının ilkokula kayıt edilmemesini uluslar arası antlaşmalar ve çocuk hakları anlaşmalarına aykırı olduğunu söylemektedirler. Bu gerçekten de böyledir.

Peki, anaokulu eğitimi konusunda Batı Trakya’da uluslararası anlaşmalarla yaşamaya mahkum edilen Türk Azınlığın istekleri nelerdir? Türk Azınlık ilk başta çocuklarını okutmak istemekte. Uluslar arası anlaşma ve çocuk hakları konusunda varılan anlaşmaların uygulanmasını ve Azınlık okullarının statüsünde çalışan Türkçe-Yunanca eğitim veren Azınlık anaokullarının devlet tarafından açılmasını istemektedir. Bu en temel insan hakkı talebidir. Bazılarının savunduğu gibi, Azınlık okullarına sadece Yunanca dilde eğitim verecek ana sınıfının eklenmesi ise tamamen Lozan Antlaşması’na aykırıdır. Böyle bir uygulama Azınlık okulları statüsünü kökten zedeleyecek bir uygulama olacaktır. Azınlık okullarına eğer bir ana sınıfı eklenecekse, bu Türkçe ve Yunanca olabilir.

Ne acı bir tecrübe! Geçen gün Bulgaristan’ın Eğridere kasabasına yaptığımız bir gezide annenin çocuğu ile Türkçe konuştuğuna şahit olduk. Ancak bu duruma sevincimiz çok sürmedi. Aynı çocuk oyun esnasında arkadaşıyla Bulgarca konuşuyordu! Bu tecrübe bize çok şey anlatmaya yeter ve artar bile. Anadilin öğretilme eksikliğinin çocukları ne hale getirdiğini gösteren güzel bir örnektir. Batı Trakya’da da durumun bu hale gelmemesi için anaokullarında Türkçe ve Yunanca eğitim verilmelidir.

Batı Trakya’daki bu olumsuz gelişmelerden sonra sizlere bir olumlu gelişme aktarmak istiyorum. Olumlu gelişmeyi gerçekleştiren Batı Trakyalı, ancak olayın geliştiği yer ise Türkiye. Batı Trakya kökenli hayırsever işadamı Faik Besimoğlu Anadolu’nun zor coğrafyasında yıllar süren mühendislik çalışmalarından sonra Kırklareli’nin Babaeski ilçesine özel bir okul yaptırdı. Besimoğlu, böylece Batı Trakya Türklerinde ilk okul açan kişi olarak tarihe altın harflerle yazılmış oldu.

Besimoğlu’nun yaptırdığı okul ana okulundan başlayıp ileride üniversiteye kadar devam edecek. Bu gerçekten de kutlanacak bir durumdur. Kendi doğduğu topraklara da yardımını hiçbir zaman esirgemeyen Faik Besimoğlu ile gerçekten de gurur duyduk. O, mütevazi, reklamı sevmeyen kişiliğiyle insanlara yardım amaçlı yaptığı eserleri ile övünmeyi daha yerinde buluyor. Temennimiz bu hareketin diğer Batı Trakya kökenli işadamlarına ve siyasilere örnek olmasıdır. Özellikle siyasiler doğdukları Batı Trakya topraklarını unutmamalı, gösterişten uzak kalmalılar ve kalıcı eserler bırakmalıdırlar. Ancak bu şekilde Batı Trakya’daki Türk varlığı yarınlara güvence ile bakabilir.

Batı Trakya’daki eğitimden ve Batı Trakya’lı bir soydaşımızın Türkiye’de açtığı okuldan sizlere bahsettik. Son örnek bizde de imkanı olan insanlarımızın olduğunu ortaya koymaktadır. İnşallah bu tür insanlarımız her geçen gün artar da sorunlarımız biraz olsun hafifler.

Yorumlar